17 Kasım 2010 Çarşamba

Baş döndüren teknoloji!

Herkesin dilinde aynı terane: teknoloji müthiş hızla ilerliyor, insanoğlunun tarih boyunca yaptıklarına paralel büyüklükte gelişmeler geçtiğimiz 20-30 seneye sığdı vs. vs.
Gerçekten öyle mi?
Sizce yazının bulunması mı daha önemli bir gelişmeydi yoksa internet mi?
Telefonun icadı mı hayatları daha çok değiştirdi yoksa cep telefonu mu?
Ateşin bulunması? Tekerleğin icadı?

Bir de yukarıdaki tartışma yapılırken göz ardı edilmemesi gereken bir gerçek: insanın algılarıyla ilgili hesaplar genelde geometrik (logaritmik) olmalıdır. Örneğin kulak logaritmik çalışır – ses düzeyi her iki katına çıktığında kulağımızın algılaması aynı düzeyde artar. Mesela 200 şiddetteki bir ses ile 100 şiddetteki ses arasındaki fark, 800 ile 400 arasındaki fark kadardır – kulak aritmetik değil, geometrik çalışır, bu yüzden ses şiddeti desibel denen ve iki büyüklük arasındaki farka değil orana bakan birimle ifade edilir.
Deprem algılamasında da durum aynıdır: 5 şiddetindeki bir deprem 4 şiddetindekinin 10 katıdır. 7 şiddetindeki depremin büyüklüğü 5 şiddetindekinin 100 katıdır; ama insan için 6 ile 5 arasındaki fark 5 ile 4 arasındaki farkın aynısıdır.

Dolayısıyla 1800 senesinde teknolojik ilerlemişlik düzeyimiz 10 birim ise ve 1900’de 100 birim olmuşsa zaten 2000’de 1000 birim olması gerekir ki aynı süratle ilerlediğimizi hissedelim.

Ben insanoğlunun tarihte geçirdiği değişimlere bakınca, önemli keşiflerin/icatların ortaya çıktıkları anda yaşantıları nasıl kökten değiştirdiklerini görünce, internetin, cep telefonunun ve teknolojide son yıllarda yaşanan diğer bütün gelişmelerin yolculuğumuzun normal birer adımı olduğunu düşünüyorum – bence hızlanmadık, belki yavaşlamışızdır bile.
Artık ‘geleceğe dönüş’ün gerçek olma vakti geldi – ışınlanalım!